San Francisco Rehberi | Keyifli San Francisco Önerileri

tarafından Keyifliyim
0 yorum

San Francisco Rehberi

Doğu ile batı, zihin ve beden, gerçekler ve gerçeküstü yaşam arasında bir köprü, San Francisco.

Üzerinize bir ceket aldıysanız, şimdi sisli puslu, ışıl ışıl, gösterişli, hem modern, hem rahat San Francisco‘yu birlikte keşfetmenin zamanı.

Lokallerin önerileri ile bizim deneyimlerimizi birleştirdiğimiz bu yazıda San Francisco’ya nasıl gidilir? San Francisco’da nerede kalınır? San Francisco’da nerede yemeli? San Francisco’da nereleri görmeli? San Francisco’da yapılacaklar sorulara keyifli önerilerimizi bulabilirsiniz.San Francisco Hakkında

Kaliforniya eyaletinin kuzeyinde yer alan San Francisco aynı zamanda bölgenin finans merkezi olarak da biliniyor. Airbnb, Uber gibi tanıdık bir çok şirketin genel merkezi burada yer alıyor. Insan Hakları’nın öncülerinden bu şehirde, farklı din, dil, ırk ve cinsel tercihe sahip bir çok kişi uyum içerisinde bu kozmopolit şehirde yaşıyor. Şehrin en çarpıcı güzellikleri ise Viktorya dönemi mimarisine sahip evleri.

San Francisco’ya ne zaman gidilir?

San Francisco için en ideal mevsim yaz olsa da yılın her anı keyifle gezebilirsiniz. Kaliforniya bölgesindeki şehirlere göre nispeten soğuk olduğundan Ağustos – Eylül aylarında gitmenizi tavsiye ederiz. Yaz olduğuna aldanmayıp sabahları sisli bir hava uyanıp, öğleden sonraları hafif esen rüzgarla birlikte hafif bir üşüme yaşayacağınız için her daim gittiğinizde yanınızda bir ceket bulundurmanızı tavsiye ederiz.

San Francisco’ya nasıl gidilir? 

California seyahatinize Los Angeles’tan başlayıp daha sonra kara yolu ya da iş uçuş ile gitmek mümkün. Bizim tercihimiz ise bu serüvene San Francisco’dan başlamak oldu.

San Francisco’ya İstanbul’dan Türk Hava Yolları ile direk uçabilir ya da aktarmalı olarak diğer yabancı hava yolu şirketlerini kullanabilirsiniz.

San Francisco’da nerede kalınır?

San Francisco tepeleri ve geniş yolları ile büyük bir şehir. Daha rahat ulaşım sağlamak için, merkeze yakın yerlerde kalmanızda fayda var. Downtown, Union Square gibi merkezlerde, Fisherman’s Wharf gibi okyanus kıyısındaki yerlerde ya da Amerika’nın en büyük çin mahallerinden biri olan Chinatown’a yakın konaklayabilirsiniz.

San Francisco’da şehir içi ulaşım nasıl sağlanır? 

Kaliforniya’da yalnızca tek bir şehirde olmayacaksanız, bir şehirden diğerine araba ile keyifli bir şekilde seyahat edebilirsiniz. Chevrolet Camaro, Ford Mustang gibi araçları çok uygun fiyata araç kiralama şirketlerinden kiralayabilirsiniz.

Bizim tercihimiz Kaliforniya’daki ilk şehrimiz San Francisco olduğundan havaalanında Budget ile anlaşarak, güzel bir araba kiralamak oldu. Günlük çok uygun bir fiyata kiraladığınız bu araba ile San Francisco’dan Los Angeles’a ya da tam tersi Los Angeles’tan San Francisco’ya, Pasific Coast Highway turu yapıp, okyanus kenarında eşsiz bir deneyim yaşayabilirsiniz.

Bunun yanı sıra San Francisco bir çok Amerikan şehrinden daha fazla ulaşım imkanı barındırıyor. Eğer yalnızca tek bir şehirde olacaksanız, ya da bir şehirden diğerine iç uçuş yapmayı tercih ettiyseniz, San Francisco’da yerel ulaşım araçlarından BART’ı (Bay Area Rapid Transit) kullanabilir cable car, metro, otobüs ve feribot ile de ulaşım sağlayabilirsiniz.

Araba kiralıyorsanız, otopark yerlerinde mutlaka dikkatli olun. Arabayı yol kenarında park etmek istediğinizde, her park yeri belirli beyaz çizgiler ile çerçevelenmiştir. Bu çerçevenin mutlaka tam içine park etmelisiniz. Çizgi üzerinde olursanız görevliler ceza kesebilir. Tam o çizginin en ön kısmında duran sayaç ve sayacın üzerindeki levhada ise hangi günlerde ve hangi saatler arasında ücretsiz ya da saat başı ücretli olduğu yazar. Bizdeki gibi arabayı çekmiyorlar ancak bir zarf içerisinde size cezanızın tutarını anında yazıyorlar. Genellikle her seferinde 60-80 dolar arasında ceza ödüyorsunuz.



San Francisco’da mutlaka görmeniz gereken yerler nelerdir? 

Golden Gate Bridge (Golden Gate Köprüsü) 

San Francisco’da nereleri görmeli sorusunun ilk cevabı tabiiki Golden Gate. 

Golden Gate San Francisco’nun simgesi, San Francisco yarımadasını Marin Country’e bağlayan dünyanın en uzun 7. asma köprüsü olan, filmlerden tanıdığımız Golden Gate köprüsünü görmeniz gereken yerlerin başında geliyor. 

Alcatraz Hapisanesi 

San Francisco’da mutlaka görmeniz gereken yerlerde Golden Gate Köprüsü’nden sonra 2. sırada Alcatraz Hapishanesi geliyor.

Fisherman’s Wharf’tan bir kaç kilometre ötede, Pier 39’dan kalkan teknelerle geçebileceğiniz Alcatraz, 1934-1963 yılları arasında yalnızca San Francisco’nun değil, tüm Amerika’nın en korunaklı federal cezaevi olarak bilinir. Al Capone gibi gangsterlerin hikayesinden de hatırlayacağınız hapisane şehrin en popüler noktalarından biri.

Adaya yapacağınız ziyarette, mahkumların nerede yaşadıklarını, yapısal olarak bozulmamış hücre evlerini görebilir, adayla ilgili ilginç hikayeler öğrenebilirsiniz.

Alcatraz’a giriş için gitmeden önce internet üzerinden bilet almanızı tavsiye ederiz. Zira, hızlı tükenen biletler sebebiyle, ada üstüne çıkamama ihtimaliniz var. Bilet almak için

 bu linke tıklayabilirsiniz.

Biz San Francisco rotamızı son anda belirlediğimiz için gittiğimizde online biletler tükenmişti. En yakın bilet 15 gün sonrası için vardı. Bu sebeple Pier 39’dan kalkan, hem ada etrafında hem de Golden Gate’in altında seyreden 1,5 saatlik tekne turlarından birine katıldık. Siz de bu turlara katılırsanız, San Francisco, Golden Gate ve Alcatraz hakkında bilgi edinebilirsiniz.

Painted Ladies, Alamo Square 

San Francisco’da mutlaka görülmesi, görmeden dönülmemesi gerekilen yerlerden biri de Alamo Square’deki Painted Ladies.

Viktorya dönemi mimarisine sahip rengarenk evleri yan yana barındıran Alamo Square’in en güzel yerlerinden biri, kartpostal görünümlü Painted Ladies, San Francisco’da mutlaka görmeniz gereken yerlerden bir diğeri.

Painted Ladies aslında Viktorya dönemi ve ya Edward tarzı üç ve ya daha fazla renk kullanılan tasarımların mimari adı olsa da, bu terimi duyan herkesin aklına ilk olarak

  San Francisco Alamo Square’deki 6 yan yana dizilmiş ev gelir.

Küçüklüğünde Full House (Bizim ev) dizisini izleyenler, bu evlere aşina olm

alı. Dizinin jeneriğinde gördüğünüz, kırmızı kapılı (şimdiki rengi kırmızı değil) ev burası.

Önerimiz, Painted Ladies’e gittiğinizde evlerin önünde fotoğraf çektikten sonra karşısındaki parkta biraz oturup, keyifli vakit geçirmeniz.

Golden Gate Park

San Francisco’nun en ünlü parkı Golden Gate Park, her yıl 10 milyondan fazla ziyaretçi alıyor. İçerisinde pek çok bahçe, piknik alanı, golf sahası, gölet bulunduran bu park da San Francisco’ya geldiğinizde görmeniz gereken yerlerden biri. İçerisindeki Japanese Tea Garden Japon kültürüne dair bir çok öge de bulunduruyor.

Japanese Tea Garden 

San Francisco’da Golden Gate Park’a geldiğinizde içerisinde yer alan Japanese Tea Garden’ı da ziyaret etmenizi öneririz. Japon kültürüne ait, zen bahçelerinden, çiçeklere, Pagoda’lara kadar

bir çok farklı unsur bulunuyor. Bahçe içerisinde bir tur attıktan sonra açık alanda bulunan çay bahçesinde Japon çayı içip, ufak bir mola verebilirsiniz.

Coit Tower

San Francisco şehir manzarasını en iyi görebileceğiniz 2 yerden biri 64 metre yükseklikteki Coit Tower. O gün şansınıza hava sisli ise ve şehir manzarasını göremiyorsanız, en alt katındaki ünlü ressam Diego Rivera’dan esinlenmiş sanatçıların eserlerine bakarak da keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Twin Peaks

Şansıza o gün sis yoksa, ve şehre tepeden bakıp neyin nerede konumlandığını görmek isterseniz, Twin Peaks tepesine kısa bi yolculuk ile gidebilirsiniz. 282 metre yükseklikte bulunan Twin Peaks’ten 360 derece şehir manzarası izleyebilirsiniz.

Fisherman’s Wharf

San Francisco’nun gezilmesi gereken popüler bölgelerinin başında Fisherman’s Wharf geliyor. Şehri ziyaret etmek için kısa vaktiniz varsa, Fisherman’s Wharf’tan başlayabilirsiniz. San Francisco rıhtımında yer alan bu ünlü eski bölgede, yan yana dükkanların, restoranların ve rıhtımın güzel manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. 

Bu bölgede ilginizi çekebilecek yerlerin başında Madame Tussauds Balmumu Müzesi ve Ghirardelli Meydanı geliyor. Bu bölgede bulunan Pier 39 tarafında deniz aslanlarını izleyebilir ya da saatlik kalkan tekne turlarından birine katılabilirsiniz.

Lombard Street

Hyde ve Leavenworth caddeleri arasındaki Nob Hill’de yer alan Lombard street “Dünyanın en kıvrımlı caddesi” olarak biliniyor. (“The crookedest street in the world.” / “Dünyanın en çarpık caddesi”)

8 adet “U” şeklinde kıvrım bulunan bu cadde, kırmızı tuğlalı evleri, ve çiçekleriyle San Francisco’da mutlaka görmeniz gereken yerlerden bir diğeri. Zig zaglı giden bu caddeden aşağıya inmek de oldukça eğlenceli. İsterseniz caddenin iki yanından dümdüz aşağıya inen merdivenleri kullanabilir, ya da hız limitini geçmeden yavaşça araba ile de kıvrımlı yollardan aşağıya süzülebilirsiniz.

Cable Car

San Francisco’nun ikonlaşmış simgelerinden biri şehrin dik tepelerine doğru ulaşım sağlayan nostaljik tramvaylar, Cable Car. Cable Car (Tramvay) sabah saat 6’dan gece yarısına kadar çalışıyor ve yaklaşık 10 dakikada bir popüler merkezlerden geçiyor.

Union Square’den Nob Hill tepesine kadar Cable Car ile nostaljik ve heyecanlı bir yolculuk yapabilirsiniz.

Union Square

Alışveriş severlerin ilgisini çekebilecek San Francisco meydanlarından biri Union Square. Burada Macy’s ve Saks Fifth Avenue gibi mağazaları bulabilir, farklı restoranlarda güzel bir öğle yemeği molası verebilirsiniz. Turistlerin de oldukça sevdiği bu meydanı biz mağazalar kapandıktan sonra gezebilme fırsatı bulduğumuz için pek alışveriş yapamadık ama burada sergilenen kalplerin önünde romantik bir pozu hemen kaptık.

Gece dışarı çıkmak ve birer kokteyl almak için yer arıyorsanız, Union Square etrafında bulabilirsiniz.

Financial District

Bugün Über, Twitter, Airbnb gibi büyük şirketlerin merkezlerinin bulunduğu San Francisco’nun finans ve bankacılık merkezi 1849’da Golden Rush’dan beri şehrin ticaret için en önemli noktalarından biridir. Bu bölgede tepesi üçgen şeklinde bulunan 1972 yılında yapımı Transamerica Piramidi’ni görebilirsiniz.

China Town 

Amerika’nın en büyük çin mahallesi San Francisco’da bulunan China Town, Asya’nın dışında en büyük Asya topluluklarından birine ev sahipliği yapıyor.

Çinli göçmenler, Gold Rush sırasında California’ya gelmeye başlıyor. Çinli göçmenlere karşı ayrımcılık ve kısıtlayıcı yasalar nedeniyle altın madenlerinden çıkarıldıktan sonra Çinliler bugün şehrin en çok ziyaret edilen semtlerinden biri olan Çin Mahallesi’nde kendi işletmelerini inşa etmeye başlıyor.

Çok değil 24 bloktan oluşan bu mahallenin sokakları arasında gezip, kendinize bir fortune cookie ya da hediyelik bir eşya alabilirsiniz.

Mission District ( Mission Bölgesi) ve Dolores Park 

San Francisco kentinin hipster nesline ev sahipliği yapan Mission Bölgesi’nde San Francisco’nun en güzel yeşil alanlarından biri olan Dolores Park’ı, cupcakeciler, müzik ve giyim dükkanlarını bulabilirsiniz.

Kentin en popüler parklarından biri, Dolores Park da burada, Misyon Bölgesi ile Castro / Noe Vadisi mahalleleri arasında yer alıyor. Sade bir parktan çok, Dolores Parkı’na Mission District’i kalbi diyebiliriz. Güneşli bir günde, gençler güneşlenmek için Güneşli öğleden sonraları burada toplanır, bu parka takılmak, piknik yapmak, köpekleriyle yürümek, şehrin silüetinin ve muhteşem manzarasının keyfini çıkarmak için akın ederler.

Siz de vaktiniz varsa, Meksikalılar ile de tanınan Mission District’te burrito alıp, Dolores park’ta güneş tadını çıkarırken, burritonuzu yemenizi tavsiye ederiz.

Castro Street

Mission’dan başlayan yürüyüş turuna Castro ile devam etmek, şehrin popüler yerlerini yürüyüş yaparak dolaşmak için ideal. Castro bölgesi, yalnızca San Francisco’nun değil, tüm dünyada LGBT’nin merkezi olarak biliniyor. San Francisco’da LGBT evleriyle de bilinen, eşcinselliğin rahatça ifade edilebildiği bölgelerden biri. Özellike Haziran ayının son haftası gibi San Francisco’ya seyahatiniz olursa Pride yürüyüşlerinden birine denk gelebilirsiniz.

Haight-Ashbury

1967 yazı, Summer of Love (Aşk Yazı) ile popülerliği artan, hippi harketinin geniş kitlelerce benimsendiği yer San Francisco, Haight Ashbury bölgesi, alternatif yaşam biçimleri için bir cennet.

Renkli evler, havalı kafeler ve diğer 60’lı yılları hissedeceğiniz dükkanlar ile dolu.

Haight ve Ashbury sokaklarında yürümek, eski tip cafelerde oturup kahve içmek, Golden Gate Park’a gitmeden önce yapabileceğiniz ideal bir program.

Sausalito

San Francisco’ya geldiğinizde Golden Gate Köprüsü’Ünün üzerinden geçerek,Marin  tarafına da gitmenizi, Sausolito’da öğle yemeği için deniz ürünlerini tatmanızı ve limanın harika manzarasıını  keyfini çıkarmanızı tavsiye ederiz.

San Francisco’da nerede yemeli?

En iyi brunch: Mama’s kitchen. 

Washington Square’de yer alan Mama’s Kitchen, kesinlikle şehrin en iyi kahvaltıcısı. Özellikle buraya özel olan Monte Cristo French Toast’u tavsiye ederiz.

En iyi pastane: Tartine Bakery

Canınız tatlı bir şeyler istiyorsa, Tartine Bakery’e uğrayıp meşhur Banana Bread Pudding’i denemelisiniz.

En iyi istiridyeci: Hog Island Oyster

Ferry Building içerisinde yer alan Hog Island’da birbirinden güzel soslarla bezenmiş istiridyeleri ve clam chowder’ı tatmalısınız.

En iyi kahve: Blu Bottle

Kapının önünde sıra beklemeye değer tatta soğuk ya da sıcak kahveler için uğrayın.

En iyi akşam yemeği: Gary Danko’s

Gurme mutfağından lezzetlerle keyifli bir akşam yemeği için tercih edebilirsiniz.

En iyi sushi: Sunset District Koo 

Türkiye’de olmayan lezzetlerde Sushiyi burada bulabilirsiniz.

En iyi manzaralı kokteyl bar: The View

Marriott Otel’in en üst katında bulunan The View’de kokteylinizi yudumlarken, şehrin ışıl ışıl manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

San Francisco Önerilerimiz

San Francisco’yu ziyaret edecekler için keyifli notlarımız:

•Havalimanı’ndan şehir çok uzak mesafede değil. Arabayla 25 dakika civarında sürüyor.

•Her blogda farklı yazıyor olabilir ama bizce Amerikan rüyası arabalardan biriyle şehirde turlamak çok keyifli, bu yüzden araba kiralamanızı tavsiye ederiz.

•Otoparklara dikkat. Sokaklara park ederken mutlaka beyaz çizgilerin içe

risine denk getirin ve parkın önündeki tabeladan park yasağı o gün o saatte var mı yok mu kontrol edin.

•Alcatraz’ı görmek istiyorsanız, gitmeden 15 gün önce biletlerinizi alın, çok hızlı tükeniyor.

•Özellikle yazın hava sisli olabiliyor. Golden Gate fotoğraflarını açık havada çekmek istiyorsanız bir kaç kez denemek için kendinize zaman bırakın. İlk günden çekmeye ve sonraki günlere de şans bırakmaya ne dersiniz?

•Hava hep serin, yazın bile gitseniz mutlaka yanınızda bir mont götürün. Götürmezseniz, bir çok arkadaşımız gibi oradan da alabilirsiniz.

San Francisco’yu birlikte gezelim mi?

Beğeneceğin diğer yazılarımız

Yorum Yap