Kerpe ve Kefken’de Hafta Sonu Kaçamağı

tarafından Keyifliyim
0 yorum

Kerpe , Kandıra , Kefken’de Keyifli bir hafta sonu için yola çıktık!

2 hafta önce İstanbul’un yorgun havasını, mavinin huzuru ve yeşilin dinginliği ile takas etmek için yola çıktık.  Rotamız Şile, Ağva ve Kandıra üzerinden; Kerpe ve Kefken oldu.

Öyle bir yer olsa ki, İstanbul’dan yola çıktığımızda, iki yanı ağaçlı sakince bir yoldan geçip, sonunda denizin tuzunu hissedebileceğimiz bir yere doğru gitsek diyenlere önerimiz Şile, Yeniköy, Ağva, Kandıra, Kerpe, Kefken rotası!


Size İstanbul’un hemen yanıbaşında, bir yanı mavi, bir yanı yeşil, bir yanı toprak doğanın en güzel 3 renginin tüm tonlarını bir arada görebileceğiniz keyifli bir rota çizdik!

Henüz daha yaz sezonu açılmadan bu rotaya doğru keyifli bir yolculuğa çıkmanızı öneriyoruz.

Kerpe ve Kefken son zamanlarda hem çok popüler hem de sezon yoğunluğunda uzak durulması gereken 2 yer olarak sıkça duyuluyordu. Biz de okullar kapanmadan Kerpe’yi, Kefken’i; Ağva Kandıra arasındaki muhteşem yolları, masmavi Karadeniz’i keşfetmek için yola çıktık!

Bir Klasik “Şile ve Ağva”

Şehir hayatının kalabalığını ve yoruculuğunu dinginlik ve rahatlama ile değiş tokuş etmek istiyorsanız İstanbul’dan 100-200 km uzaklaşmanız yeterli olacak. Şile , Ağva doğası ve sunduğu dinginlik ile hafızalarda her an yer edinmiş olsa da, önerimiz mutlaka sezon başı ve sezon sonunda buralara gelerek; doğanın keyfini çıkarmanız.

Kerpe ve Kefken’e Nasıl Gidilir?

Hafta sonu kaçamağı, iş güçten sıyrılıp kafa dinlemek için Cuma akşamı ya da Cumartesi sabah erkenden yola çıkıp 170 km keyifli bir yolculuk yapacağınız rota – İstanbul, Şile, Yeniköy, Ağva,Dağ yolundan sevimli ufak köyleri geçerek Kandıra, Kerpe, Kefken ve Cebeci. Dönüş yolunda ise deniz kıyısından, Sardala koyuna da uğrayarak tekrar Şile!

Yola Çıkış!

İyi bir haftasonu kaçamağını dolu dolu yaşamanın sırrı, Cumartesi sabah erken kalkmaktan geçiyor. Sabah 8-9 arası yola çıkıp, aracınızla hızla doğaya karışabilirsiniz. İstanbul-Şile arası otoyolların ardından, Şile’ye vardığınızda küçük köyler, dar virajlar sizi karşıladığında, aracınız size her gördüğü saklı köyde ya da masmavi koylarda yoldan çıkmanız için göz kırpacak.

Şile’den sonra yaklaşık 15 dakikalık mesafede Yeniköy’e ulaşacaksınız. Burada keyifli ve lezzetli bir kahvaltıdan sonra Şile Ağva arasında sağlı sollu köyleri geçerek; Kandıra’ya doğru yola devam edebilirsiniz. Yeniköy’de mutlaka leziz bir Boşnak böreği yemenizi, ıhlamur ve kestane ağaçları içinde doğal sularından tatmanızı öneriyoruz.

Kahvaltıdan sonra dağ yolunu tercih ederseniz; muhteşem manzaralarla birlikte, kıvrımlı dar geçişlerden geçecek, yerel köylülerin sattığı meyve, sebzeleri alarak Kandıra’ya doğru çok keyifli bir yolculuğunuz olacak!

Doğal Orman Tünelleri!

Bu güzergahta zaman zaman neredeyim hissine kapılacağınız, gökyüzü ile ilişkinizin kesildiği doğal orman tünellerinden geçerken, İstanbul’a bu kadar yakın, derin nefes alabileceğiniz, temiz havayı tüm hücrelerinizde hissedeceğiniz yerler olduğuna şaşıracaksınız. Ve tabi ki en yalın haliyle sizi saran bir içgüdüyle sık ağaçların altında durup durup doğanın sesini dinleyecek, İstanbul’a döndüğünüzde bakmanız için yeşillerle dolu fotoğraflar çekeceksiniz.

Özellikle Ağva sonrasındaki yollarda bir virajdan çıkıp diğerine girerken, kendinizi her köşede manzarayı izlerken bulabilirsiniz. Size önerimiz zamanınız varsa bizim gibi ara yolları ve köyleri keşfetmeniz. Şehre neredeyse 1 saat mesafede bu kadar huzurlu bir hayatın olması bizi hem şaşırtıyor hem de heveslendiriyor.

Kerpe ve Kefken

Kerpe ve Kefken son yıllarda adını git gide daha fazla duyuran, özellikle yaz sezonunda oldukça ilgi gören, iki sahil ilçesi. Kerpe, doğal liman yapısı ile eski dönemlerde bile yüzyıllarca farklı hükümdarlıkların liman şehri olarak kullanılmış.

Karadeniz kıyısında olması sizi yanıltmasın! Kerpe ve Kefken’in koyları Karadeniz kıyısında bu kadar berrak ve dingin denizi gören herkesi büyülüyor. Buranın denizi Kaş ve diğer bir çok Ege ve Akdeniz koyuyla eşdeğer. 4 farklı mavi bayraklı plaj da bunun göstergesi.

Kerpe ve Kefken’de Neler Öneriyoruz?

Kerpe’nin Denizi!

Kerpe ve Kefken denize girilecek koyları, doğal kayalıkları, orman içindeki trekking parkurları ve taze balıkları ile hem ruha, hem bedene, hem de mideye hitap ediyor.

Farklı plaj alternatiflerinden birinde denize girerken, havanın durumuna göre dalga sörfü de yapmanız mümkün. Kerpe’nin merkez koyunun sağ tarafında yer alan Ceneviz ise müziği, manzarası ve ortamı ile ideal bir mola noktası.

Kerpe Kartal Kayalıkları

Bu bölgenin en ikonik yeri ise şüphesiz Kartal Kayalıkları. Ne zaman giderseniz gidin; metrelerce yüksekten denize atlayan gençleri izleyebileceğiniz bu noktada arabanızın kenarına yönetmen sandalyelerinizi atarak güneşin batışını izleyip, keyifli bir gün sonu yaşayabilirsiniz.

Kefken mi Kerpe mi?

Kefken ise Kerpe’den yaklaşık 10-15 dakika mesafede olan ayrı bir sahil kasabası. Kerpe ile benzer bir doğada olan Kefken’in de en özel noktası Pembe Kayalar! Kefken ile Cebeci arasında ufak bir tabela ile girişini göreceğiniz Pembe Kayalar doğal bir sit alanı.

Ormanlık bir alandan geçerek ulaşacağınız hem zorlu hem keyifli bu yol dönüş yolunda yapabileceğiniz off-road’un habercisi.

Pembe Kayalar balıkçıların, gün batımı izlemek isteyenlerin ya da şnorkelle dalış yapmayı sevenlerin uğrak noktası. Karadeniz’İn üzerinde yaşam olan 2 adasından biri, Kefken Adası’nı da tam olarak buradan izleyebilirsiniz ya da bir balıkçı teknesine atlayıp adaya doğru mini bir deniz seyahati yapabilirsiniz.

Kefken’in populer kamp yerleri Yeşil Koy, Kapri Koyu ve Midye Koyu. Yerden yüksek ve konforlu bir araçla bu koylara girmek, koyların sırtlarında off-road yapmak oldukça keyifli! Özellikle yaz sezonunda Cebeci ve Kumcağız gibi büyük ama kalabalık sahiller yerine bu farklı koyları denemenizi tavsiye ederiz.

Biz Kerpe’yi sanırım daha çok sevdik 🙂

Kerpe Diem ve Ceneviz

Kerpe’de adıyla ve “yaratıcılığıyla” ilk başta sorgulasanız da sonrasında konumu ve sakinliği ile kendini sevdiren Kerpe Diem otel ve önündeki Ceneviz restoranını mutlaka tavsiye ediyoruz. Hafif chill-out müzikle birlikte keyifli bir öğleden sonra geçirdikten sonra dönüş yoluna çıkabilirsiniz.

Dönüş Sahil Yolundan!

Karadeniz’in belki de en berrak denizinde yüzdükten, en taze balıklarını yedikten sonra dönüş yolunu bu sefer dağ yolu yerine sahil yolundan yapın!

Ağva ve Şile üzerinden İstanbul’a dönerken; sessiz ve sakin bir koyda mola vereceğiniz yer: Sardala Koyu

Tamamen ıssız ve bakir olan bu koyun girişi çok da bilinmediği için henüz büyük kalabalıkları misafir etmiyor. Yazları kampçıların, motosikletçilerin ve off-roadcuların tercih ettiği bu koyda bir gece kalırsanız; yıldızlarla birlikte sessizliğin tadını çıkarabilirsiniz.

Bu koya gelirken 4×4 ve konforlu bir aracınız varsa avantajlı durumdasınız. Aksi durumda hem kendinizi hem de aracınızı koya inerken biraz yoracağınızı söyleyebiliriz.

Keyif Rotası

İstanbul’dan 2 günlük kaçış ve nefes alma hissiyle çıktığımız rotamızda dağ ve sahil yollarını geçerek; neredeyse 7 saat yollarda, yol dışında, gizli köylerde doğaya dönüşü yaşadık.

Bu güzergah için hem konforlu hem de dayanıklı bir araç olan Suzuki Vitara’yı sürerken; hem kendimizi güvende hissettik hem de birçok yerde maceracı hislerle bilmediğimiz, sonunu göremediğimiz patika yolları takip ettik!

2 gün boyunca şehrin bohem havasını, stresini, yorgunluğu ve kendi aracımızı Suzuki Vitara ile takas edip, konforlu ve  keyifli bir yolculuk ardından mavinin huzuruna, yeşilin dinginliğine ulaştık.

Kemerleri bağlayıp, şimdi videomuz ile bu yolları yeniden birlikte yaşamaya ne dersiniz?

Vitara konforu ve güveni ile siz de bu güzergahda keyifle gezmek ister misiniz?

O zaman buraya lütfen!

Sevgiler !

Beğeneceğin diğer yazılarımız

Yorum Yap